13 Nisan 2015 Pazartesi

Ruhsuz Kadın 2

Ayrılık değildi kadının yaşadığı.Özlemek hiç değildi.Hissettiği tek şey içinde giderek büyüyen bir boşluk olmasıydı.Kimi sevdiğini, kimi özlediğini, nerede yaşadığını, neler yaptığını bilmiyordu.Sonsuza dek evine kapanmak istiyordu.Evinde kalıp, o büyük boşluğunu kapatmak istiyordu.Çünkü o büyük boşlukla saldırıya çok açıktı.Defalarca kırıldığı gibi yine kırılabilirdi.Evinde kalacaktı ve ölecekse inleye inleye evinde ölecekti.
İçinin boşluğu bir sancı gibi gözlerine vuruyordu.Bu boşluğu kendi kendine yaratmıştı.Şimdi ise hiçbir yere ait değildi...

Oysa çok eski bir masaldı inandığı.O ancak herkesin gülüp eğlendiği bir dünyada kavuşabilirdi mutluluğuna.Çok eskide kalmıştı yıpranan umutları.
Saftı o zamanlar.Yalan nedir bilmezdi.Ona söylenen neyse hemen inanırdı.Herkes doğruydu.Tek yanlış kendisiydi...

Sonra öyle kırılmıştı ki tek bildiği savaşması gerektiğiydi.Duygularını, hayallerini silip savaşmalıydı.

Biliyordu çünkü.Eğer güçsüz olursa daha çok kırılacaktı...

6 Nisan 2015 Pazartesi

Soyut

Bulutlar hafif aralandığında güneş gün yüzüne çıkmıştı.Gözüne kuvvetli bir ışık çarptı.Yavaşca gözlerini araladı.Huzurla doluydu içi.İlk gördüğü şey boş bir duvardı.Hafifce yanında uyuyan adama baktı.Sevdiği adamdı bu.Ölüm uykusunda gibiydi adam.Bembeyaz teni ve siyah uzun sakalları onun mükemmeliğine yetiyordu.Baştan sona inceledi adamı.Gözlerini, ellerini, dudaklarını...
Yataktan yavaşca kalktı.Ayaklarını yere uzattı.Birden içine bir ürperti geldi.Ayak bilekleri şeffaf ve narindi.Beyaz teninden damarları görünüyordu.Sessizce esnedi ve yıllardır kaldığı odada dolandı.Oda sanki yabancılaşmıştı.
Üzerindeki beyaz elbisede saç telleri vardı.Ruhu gibi yıpranmış ve cansızdı.Saçlarındaki deniz kokusu tüm odayı kaplamıştı sanki.
Odadaki sessizlik içindeki huzuru arttırıyordu.O an hayat dursa onun için mükemmel olacaktı.
Daha sonra arkasına baktı.Sevdiği adam hâlâ uyuyordu.Yüzünün yarısına güneş çarpmıştı.Güneşte parlayan kirpikleri öpülesiydi.
Belki binlerce insan bu ana benzer bir an yaşıyordu.Belki de binlerce insan birbirinin arkasından nefret kusuyordu...
Bunları düşünmeyi bırakıp sevdiği adamın yanına uzandı.Onu izlemeye devam etti.Bu anın sonsuz olamayacağını bilmek onu ürkütüyordu.

Gözlerini kapatıp bir başka hayalin kapılarını aralamaya devam etti.